10 Ocak 2014 Cuma

DEMOKRASİ "DOĞDUĞU YERDE" ANILDI!...

DEMOKRASİYE İLK ADIM!..
Demokrat Parti ve Adnan Menderes Aydın’da, "Demokrasiye Atılan ilk Adım" konferansında “8 Ocak 2014 Çarşamba” günü anıldı..
 “Adnan Menderes Demokrasi Platformu” tarafından düzenlenen konferansta konuşan Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve eski Devlet Bakanı Hasan Korkmazcan, 7 Ocak 1946 tarihinde kurulan Demokrat Parti'nin Türk siyaset tarihindeki önemini anlattı.
HASAN KORKMAZCAN & AHMET ŞERİF BAYINDIR
(DP Basın Merkezi - 08 Ocak 2013) Demokrat Parti’nin kuruluşunun 68. yıl dönümünde Adnan menderes ve Demokrat Parti Aydın’da Adnan Menderes Demokrasi Platformu tarafından düzenlenen "Demokrasiye Atılan ilk Adım" konferansında anıldı. Konferansta Adnan Menderes ve partisi DP'nin siyasi ve demokrasi tarihindeki yeri ve önemi anlatıldı.
Demokrasi şehidi Adnan Menderes, doğduğu topraklarda Demokrat Parti'nin kuruluş yıldönümünde bir kez daha saygıyla anıldı. Menderes'in 7 Ocak 1946'ta kurduğu Demokrat Parti'nin Türk siyasi tarihindeki yeri ve önemi, kuruluş yıldönümünde Aydın'da düzenlenen konferansta bir kez daha gözler önüne serildi.
“DARBE, DEMOKRASİ ŞAFAĞINI KARANLIĞA GÖMDÜ”
Adnan Menderes Demokrasi Platformu tarafından düzenlenen "Demokrasiye Atılan ilk Adım" konulu konferansta konuşan Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve eski Devlet Bakanı Hasan Korkmazcan, 7 Ocak 1946 tarihinde kurulan Demokrat Parti'nin Türk siyaset tarihindeki önemini anlattı. Demokrat Parti'nin kurulduğu 1946 yılının 'Demokrasinin Şafağı' olarak adlandırıldığını kaydeden Korkmazcan, şunları söyledi:
“7 Ocak 1946’da atılan demokrasi adımı tıpkı Kuvay-ı Milliye gibi, halkımızın tarih boyunca bağımsız ve egemen bir millet olarak ‘kendi iradesini devlet hayatına hakim kılma’ arzusuyla başlamıştır. Biz demokratlar 1946 Şafağı’nda yola çıktık. 1950 yılında iktidar olduk. Demokrasi şafağı maalesef 1960 darbesiyle karanlığa gömüldü. 1960 darbesi demokrasinin katledilmesidir. 1946 Şafağı’nda yola çıkanlar her zor dönemeçte yeniden fazilet yolculuğuna çıkacak enerji, umut, kuvvet ve kudrete sahip oldu.
“DEMOKRASİ SEFERBERLİĞİ BAŞLATMALIYIZ ”
“Bu eserlerimizi 21. yüzyıla da taşımamız gerekiyor. Süreç doğrul yöneltilirse, Türkiye dünya barışının sağlanmasında çok büyük bir rol üstlenecek. Türkiye; İslam dünyası ve Türki cumhuriyetlerin demokratik gelişimlerine katkı sağlıyor. İslam dünyası ve Türki cumhuriyetler dünyanın av sahası olmaktan kurtulduğunda, gerçek dünya barışı o zaman sağlanabilecektir. Türkiye; Atatürk’ün ‘Yurtta barış, dünyada barış’ ilkesine her zaman gönülden bağlı kalmıştır. İç kavgalarla kaybedecek vaktimiz yok, el birliğiyle demokrasi seferberliği başlatmalıyız..”
Konferansın açılış konuşmasını yapan Adnan Menderes Demokrasi Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şerif Bayındır, demokrasi şehidi Adnan Menderes’i doğduğu topraklarda Demokrat Parti’nin kuruluş yıldönümünde bir kez daha saygıyla andıklarını söyledi.
Adnan Menderes Demokrasi Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şerif Bayındır, konuşmacı eski Bakan Hasan Korkmazcan'a plaket verdi.
Kaynak ( DP )

4 Ocak 2014 Cumartesi

DEMOKRASİNİN BAŞKENTİ AYDIN DA "DEMOKRASİYE İLK ADIM"

KURULUŞUNUN 68. YILI NEDENİYLE TARİHİ VE KADİM DEMOKRAT PARTİ HAKKINDA BASIN AÇIKLAMASI

            Türk siyaset tarihinde yaklaşık 200 yıl süren bunalımlı bir arayış, bir nesilden bir nesil’e ve bir şafaktan bir şafağa ümitle intikal eden bekleyişin müjdesi; 1930 yılarında bu topraklardan yükseldi. Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK tarafından keşfedilen Ali Adnan Menderes, yine Gazi’nin irade, basiret ve bekası marifetiyle önce Aydın’dan Millete Vekil (1931) ve nihayet; İlâhi takdirin zuhuru ile 7 Ocak 1946’da Cumhuriyet, Demokrasi, Adalet ve Hukuku imar ve ihya ile görevlendirildi.
İşte iki asırdır beklenen müjde bu idi.
Bu müjde Aydın topraklarında gelişti, yetişti ve büyüdü..
07 0cak 1946’da Ankara’da hayat buldu.
Tarihi ve Kadim Demokrat parti; Dört yıla varan destansı bir mücadele sonucu Türk Siyaset tarihinin en büyük halk hareketi, emsalsiz bir efsane olan Beyaz İhtilâli başardı.
14 Mayıs 1950’de doğrudan, aracısız, bağımsız ve bağlantısız olarak bizatihi millet tarafından iktidara getirildi. Hükümet oldu, devlet oldu, milletin sevgilisi, sessiz sözsüz halkın ve geniş kitlelerin sesi, sözü, aşı, aşkı, güneşi, ışığı ve ümidi oldu demokrat parti..
On yıllık iktidarı boyunca, NATO normlarına göre dünyada eşi emsali görülmemiş bir inkişaf, ilerleme, idame, ikame, sanayi, gelişme ve büyüme hareketine imza attı. On yılda 100 yıla bedel muazzam bir kalkınma hareketini gerçekleştirdi. Müzmin hale gelen işsizlik, açlık, yokluk, karne, kıtlık, hastalık; Halk partisinin istibdat dönemi ve Milli şeflik eseri olan cehalet ve sefaleti yendi. Devlet hayatı ve millet hafızasından ısrarla silinmek istenen Dini, milli, ilmi, tarihi ve kültürel değerleri ihya etti.   
Cumhuriyeti Demokrasi ile birleştirip bütünleştirmek suretiyle İnsan Hakları, Adalet Ahlâkı ve Hukuka hayat verdi. Millet iradesinde mündemiç özgür, bağımsız ve tarafsın hukuk cihazını gerçekleştirdi. Bu medeni ve muasır atılım ve açılımlar sonucu Türkiye, 1960 başında dünyanın en ileri derece ve düzeyde kalkınmış, gelişmiş, birinci sınıf ülkeleri arasın girdi.
Fakat “su uyur düşman uyumaz” misali boş durmayan haset, 11 Kasım 1938 “karşı devriminden” itibaren mütemadiyen ekilen fesat tohumlarının kıskançlık ve tefrika biçiminde hayat bulması ve nihayet, dâhili-harici, bilumum bedhahlarla vaki şer ittifakı sonucu 27 Mayıs 1960 isyanı zamanı durdurdu.
Aziz Türk milleti zarar görmesin, memleket tarumar olmasın, nahak yere kan akmasın, felâket ve dumur nedeni olmasın diye direnilmeyen; Ancak, her şeye rağmen “karşı konulmak ve direnmek istense bile” maruz kalınan alçaklık, ihanet ve kalleşlik sonucu çaresiz kalınarak, mâşeri vicdan ve kadere boyun eğilen menfur darbeyle; 10 yıl süren Asr-ı Sâadet dönemi bitti ve tekrar fetret devrine dönüldü.
Sonrası alyans gaspları, irtikap, soygun, vurgun ve işkence. Toplama kapları, Yassıda çadır tiyatroları, Amerikan uşaklığı ve malum zihniyetin hortlaması. Karanlık ve kâbus!, Çok değil, sadece üç yıl içinde iflâs eden ekonomi ve Avrupa’nın en pis, ağır, zor, iğrenç işlerinde karın tokluğuna sürünmek üzere Asil ve Aziz Türk İnsanın pazara çıkartılması..
Derken bir ucu bugüne kadar uzanan vesayet, dikta, sulta ve cunta lâneti..
Amma ve lâkin, 200 yıl Tarihi ve Kadim Demokrat Partinin umutla yolunu gözleyen Millet; O’na reva görülen alçaklık, hainlik, hunharlık ve mezalime rağmen Demokrat Parti’yi, Son Başvekil Adnan Menderes’i, Polat, Zorlu ve Namık Gedik dâhil tüm demokrasi şehitleri ile “Beyaz İhtilâl” in mimarı efsanevi kadroyu unutmadı, unutmayacak!..
Bu gün, efsaneyi doğduğu yerde, bir şafaktan bir şafağa destanlar yazdığı yerde,
Aydın’da anacak, birlikte hatırlayacak ve aziz hatıralarını ibretle terennüm edeceğiz..
Sevgili ve değerli hemşehrilerimizi bize katılmaya ve paylaşmaya davet ediyorum.
Ahmet Şerif BAYINDIR
Yönetim Kurulu Başkanı